• Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
Üyelik Girişi
Videolar

Yeni Yayımlanan Kitaplar

   

İsmail Haqqi His Life Works and Views
Bayram Ali Çetinkaya
İNSAN YAYINLARI

ibn rüşd (1. cilt) (uluslararası ibn rüşd sempozyumu bildirileri) doğu-batı ilişkisinin entelektüel boyutu ibn rüşd'ü yeniden düşünmek



ibn rüşd (2. cilt) (uluslararası ibn rüşd sempozyumu bildirileri) doğu-batı ilişkisinin entelektüel boyutu ibn rüşd'ü yeniden düşünmek




Dini ve felsefi metinler: Yirmibirinci Yüzyılda yeniden okuma, anlama ve algılama

Bayram Ali Çetinkaya(Editör)

Doğu-Batı: İki Dünyanın Buluştuğu Noktada Düşünce Günleri



İzmirli İsmail Hakkı
Bayram Ali Çetinkaya
 İNSAN YAYINLARI



15 TEMMUZ DESTANI
Bayram Ali Çetinkaya
bacetinkaya@hotmail.com
Ayasofya, Kadir Mısıroğlu ve Recep Tayyip Erdoğan
15/07/2020


14.07.2020 00:01

 

 

               Bir pazartesi akşamı, Çengelköy Yıldırım Beyazıd Cami’sinin emekli imam-hatibi Kurra Hafız değerli Mustafa Demirkan Hoca’nın davetine icabet ediyorum.  Caminin külliyesi içerisinde, Türkiye’nin her bölgesinden hafızlık için gelen öğrencilerin okuduğu Kur’ân Kursu’nun yemek salonunda iftar açılıyor.

İftarın ortasına doğru, başında fes, elinde baston, hafif sakallı, gözleri parlak, yaşına rağmen (sonradan öğrendiğime göre seksen dört) dinç görünümlü, belki biraz asabi çehreli bir zat teşrif etti.  Bu, şimdiye kadar hiç tanışmadığım ama, ortaokul ve liseden beri hemen bütün kitaplarını okuduğum, bizlere tarih ve özellikle de yakın tarihi belgeleriyle anlatan ve sevdiren Kadir Mısıroğlu’dan başkası değildi. İftar bitmiş, çay safhasına geçildiğinde, hemen üstat Mısıroğlu’nun yanına iliştim. Konuşmaya ve tartışmaya başladık. Sorularım ve söylediklerimle zaman zaman sinirlendirdiğim Mısıroğlu’nun, neredeyse elinde tuttuğu asasının hedefi olacaktım.

Başlangıçta zannedersem beni ukala bir üniversite hocası olarak düşündü. Ciddiyetimi ve kendisinin kadim bir okuyucusu olduğumu anlayınca sinirleri yatıştı. Osmanlı’nın yıkılışı, Yeni Cumhuriyet’in kuruluşu, onu kuran kadro, Mehmet Akif, vs. konularını konuştuk ve tartıştık. Düşüncelerimi teyit için sorduğum bir soruya, en son çıkardığı kitabı (Kırk Görgü Şahidinden Naklen Benden Tarihe Haberler, Sebil yay., İstanbul 2016), dışarıda bulunan aracından getirterek, açtığı sayfayı okumamı istedi. Kitabı imzalamasını söylediğimde, yanında imza kaleminin olmadığını, Üsküdar Doğancılar’daki Vakfına gelince imzalayacağını ifade etti.

816 sayfalık kitabı okumadan gitmedim, Kadir Mısıroğlu’nun yanına. Kitabın okumasını bitirince, aldığım notlar ve sorularla kapısını aşındırdım. Aslında saat 15.00’ten sonra ziyaretçileri kabul ediyordu. Ancak ben kalabalık ortamda fazla konuşamayacağımızı düşünerek bir saat önceden gittim; tabii ki o, erken gelmemi sorguladı. Zira o vakte kadar çalıştığını söyledi.

Lozan Zafer mi Hezimet mi? kitabını lisede okuyan birisi olarak, gündemde tartışılan bu antlaşmanın 2023’te biteceğine ve Ayasofya’nın açılacağına dair haberleri hatırlattığımda (hediye ettiği kitabın üzerindeki imzasının tarihi 2.2.2017), ‘Lozan’ın belirli bir tarihle mukayyet olmadığını’ söyledi. O, Türkiye’nin tam istiklal ve istikbalinin tarihini 2053 olarak öngörmekteydi. Bu arada Ayasofya ile ilgili bir anekdotu anlattı. Anlattığı hem Ayasofya ve onu ibadete açan Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili olduğu için önemliydi.

Gözyaşları içinde müze olmaktan çıkarılışına ve ibadete açılmak için Diyanet İşleri Başkanlığı’na devrine dair kararnameyi ve onun resmi gazetede yayınlandığına tanık olduğumuz Ayasofya’nın yeniden cami olarak hizmet vermesini gerçekleştiren, tek kişi/lider/başkan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Elbette açılması için uğraşan, gayret eden, dua eden sayıları milyonları bulan gönüllüler bulunmaktadır. Ancak bu cesaret ve dirayeti gösteren ve bütün ulusal/uluslararası tepki, muhalefet ve tazyiki göze alan ve muhatap olan Erdoğan’dır. Seksen altı yıl içerisinde, onun makamında bulunup da, cesaret edip Ayasofya Camisinin açılışını gerçekleştiren, sadece o olmuştur.

Kadir Mısıroğlu gibi cesur ve korkusuz bir tarihçi ve hukukçu bile, yukarıda bahsi geçen görüşmemizde, kendisinin nasıl temkinli olduğunu bizzat bendenize anlattı. Mısıroğlu’nun anlattıklarını, bugün önemine binaen aktarmak istiyorum:

Devlet Başkanı Erdoğan’ın daveti üzerine tarihçilerin bulunduğu yemekli bir mecliste, birisi (yanlış hatırlamıyorsam Yavuz Bahadıroğlu) Tayyib Bey’e: ‘Niçin Ayasofya’yı ibadete açmıyor sunuz?’  diye sordu. Ben hemen atıldım, elimi masaya vurdum: ‘Sakın açma’ dedim. Ben açılmasını istemiyor muyum? Elbette istiyorum. ‘Bu kadar gerginliğin ve yükün üzerine bir de bu yükü alma. Bu kadar önemli bir olay, aceleye gelmez. Gelecek tepkilerin ortaya çıkaracağı baskının fazla olacağını vurguladım. Onun da vakti gelecek. Onu, muhalefet ve itirazları giderecek güce sahip olacağın gün açarsın’ dedim. (Ayrıca bkz. youtube 1 Şubat 2017)

Anlatılanlar göstermektedir ki, lider ve başkan olmak için, siyaset filozofları ve düşünürleri, bilgelik ve adaletle birlikte, onlar kadar önemli olan ‘cesaret’ erdemini söylemeyi asla ihmal etmezler. Eflatun, Aristo, Fârâbî, Maverdî, Gazâlî, İbn Rüşd ve İbn Haldun gibi siyaset teorisyenleri, Başkan’ın cesur olmasının mutlaka altını çizerler.

Gösterdiği dirayet ve cesaretle Recep Tayyip Erdoğan, zincirli olan Ayasofya (Kutsal Bilgelik) Cami’sinin kapısını ve kalbini, Allah’a, Peygamberlerine ve Ahirete inanan herkese açmıştır. Teşekkürler Sayın Başkan…



638 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Emin Kişi ve İstikamet - 06/08/2021
Güvenilir mü’minin dili, küfür, lanet, kaba ve çirkin sözden uzaktır. Haya ve edep emin kimsenin şahsiyetini inşa eder.
Minberlere Ruh Veren Usta - 03/08/2021
Abdestli olarak eline aldığı ceviz ağacından üretilmiş kerestelerine şekil verir ve onlara ruh katar.
Güven dili ve hakikat - 29/07/2021
Güvenin olduğu hallerde fitne ve fesat yoktur. Güven zulmü yok eder, zâlimi hareketsiz bırakır.
Zaman ve Ezan - 21/07/2021
Akıllı ve başarılı kimse, ömrünü ve zamanını fayda üzerine kuran kişidir. O bilir ki; zaman, sahip olunan en değerli hazinedir.
İbrahim'in Yakarışı - 21/07/2021
İbrahim’in imtihanları yakarışlarının bir sınavıdır. Her dua ve yakarış İbrahim’i yeni bir imtihan ve mücadeleyle karşı karşıya bırakır.
Zaman ve Ezan - 07/07/2021
Zaman, hızlı geçen bir akıştır/süreçtir. Hız arttıkça zaman azalmaktadır.
Zamanın Kıyameti - 04/07/2021
Ömür, ilim, mal, beden, zamanla doğrudan ilişkilidir. Ömür insana ve varlığa faydalı ise, zaman bereketli geçmiş demektir.
Zamanın değeri(ni ölçmek) - 23/06/2021
Zamanı değerlendirmek, irade ve tercihle gerçekleşmektedir. Dikkat edilmesi gereken husus, her şeyi uygun bir vakitte ve yeri geldiğinde yapmaktır.
Eğitim müfredatı/programı ve zekâ - 18/06/2021
Ortaokul, lise ve üniversite eğitimi, akıl ve erdem üzerine bina edilmelidir.
 Devamı
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam63
Toplam Ziyaret185885
Etkinlikler
YENİ ÇIKAN ESERLER
          


                                 






                                             


                                               
                                                                                        
                                                      
                                                   
     





Yayımlanan Eserler


Sayıların Gizemi ve Tasavvufun Dinamikleri
Bayram Ali Çetinkaya
İnsan Yayınları


   İlkçağ Felsefesi Tarihi
Bayram Ali Çetinkaya 
İNSAN YAYINLARI









Yitik Bilgi ve Hikmet
Bayram Ali Çetinkaya





İslam Medeniyetinin Dinamikleri
Bayram Ali Çetinkaya
 İNSAN YAYINLARI



İrfan ve Hikmet Peygamberi 
Bayram Ali Çetinkaya
   İNSAN YAYINLARI
   



   Şems-Mevlana Dostluğu
     Bayram Ali Çetinkaya
     İNSAN YAYINLARI
      


Medine'den Medeniyete

Bayram Ali Çetinkaya
İNSAN YAYINLARI