• Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
    • Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya
Üyelik Girişi
Videolar

Yeni Yayımlanan Kitaplar

   

İsmail Haqqi His Life Works and Views
Bayram Ali Çetinkaya
İNSAN YAYINLARI

ibn rüşd (1. cilt) (uluslararası ibn rüşd sempozyumu bildirileri) doğu-batı ilişkisinin entelektüel boyutu ibn rüşd'ü yeniden düşünmek



ibn rüşd (2. cilt) (uluslararası ibn rüşd sempozyumu bildirileri) doğu-batı ilişkisinin entelektüel boyutu ibn rüşd'ü yeniden düşünmek




Dini ve felsefi metinler: Yirmibirinci Yüzyılda yeniden okuma, anlama ve algılama

Bayram Ali Çetinkaya(Editör)

Doğu-Batı: İki Dünyanın Buluştuğu Noktada Düşünce Günleri



İzmirli İsmail Hakkı
Bayram Ali Çetinkaya
 İNSAN YAYINLARI



15 TEMMUZ DESTANI
Cami Avlusundaki Tıbbıyeli ‘Hayalim Nobel Almak’-5

 

Bayram Ali Çetinkaya

            

‘Asla Pes Etmesinler’

Bunları anlatırken Tıbbıyeli Yusuf, kendisinden küçük olan geleceğin nesillerine de mesajlarını vermektedir: ‘Asla pes etmesinler. Hayatın ne getireceği belli olmuyor. Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli…’ Yaşadığı tecrübeler, ona hayattan kopmamayı, ideallerini gerçekleştirmeyi öğretir. Ümitsizlik, yeis ve umutsuzluk Tıbbıyeli Yusuf’un kitabında yazmaz. Daha önce de söylediği gibi ‘en büyük hayalim Nobel’i almak.’ Arkasından ekler: ‘Tıpta genelde temel bilimlere (biyokimya, farmakoloji) veriliyor.

Ancak Yusuf umutludur. En büyük hayallerinden birisi de Yurt dışında dünyaca ünlü üniversitelerde çalışmalarda bulunmak. Sözlerinin arasında, Harward Tıp Fakültesi’nde araştırmalar yapmayı dillendiriyor. İngilizcesi ileri seviyede, Almanca’ya başladığını söylüyor. Harward’ın Hukuk’unu, dünyanın en iyi hukuku olarak bildiğimi söylerken, ‘Tıp fakültesi var mı?’ soruma dünyanın en iyi tıp fakültesinin Harward’a ait olduğu cevabını veriyor.

 

İbn Sînâ Hayranı Tıp Talebesi

Tıbbıyeli Yusuf, konuşurken, Tıp Fakültesi’ndeki Ortapedi dersinde, Profesör Hoca, asistanına diyor ki: ‘İbn Sînâ’nın el-Kanun fi’t-Tıp kitabını aç, ‘Omuz Anatomisi ve Hastalıkları’ bölümünü okuyuver’ diye talimat verir. Yusuf, o olayı yeniden yaşıyormuşçasına meraklı gözleriyle hayretini gizlemeden sözlerine sürdürür: ‘Hocam, bin yıl önce İbn Sînâ’nın yazdıklarıyla modern tıbbın söyledikleri aynı.’ Anlattığıyla Tıbbıyeli Yusuf, medeniyetimizdeki ilim geleneğiyle geleceğin nasıl buluştuğunu bize anlatmaktadır.

Bilim tarihi veya felsefe tarihi derslerinde biz, İbn Sînâ’nın el-Kanun fi’t-Tıp eserinin on sekizinci yüzyıla kadar Batı Tıp Fakültelerinde okunduğunu anlatıyorduk. Şimdi anlıyorum ki, eksik ve yanlış bilgiler veriyoruz. Bugünkü tıp araç gereçlerinin çoğunun olmadığı bir zaman diliminde, İbn Sînâ’nın yazdığı eser, Yirmi birinci yüzyılda modern bir Tıp Fakültesi’nde hala okutulmaktadır.

‘Kendimi her yönden yetiştirmeye çalışıyorum’ diyen Yusuf, dokuz yaşında babasının sınırlı gelirine rağmen kendisine bilgisayar aldığını unutmuyor. Söylediğine göre, 1999’da Diyarbakır’da bilgisayar satan bir yer yoktur. Babası, bilgisayar İstanbul’dan getirir. Daha sonra babasına bunu hatırlattığımda, doğrulayarak akrabası olan fizik öğretmenine Yusuf’un bu isteğini sorduğumda, bilgisayar almamızın onun için iyi olacağı konusunda kendisini ikna ettiğini söyledi. Babanın bir memur maaşı için o dönemde bilgisayar almak zor olmadı mı? soruma. Yusuf: ‘Babam bana her istediğimi aldı. Bisiklet aldı, atari aldı… Allah ondan razı olsun’ cevabını verdi. Ben de ‘sen de hakkını vermişsin’ diye mukabelede bulundum.

 

Nobel Aday Adayı Azimli Genç

Babasının ‘sarı nokta’ göz hastası olduğunu söyleyen Tıbbıyeli Yusuf, her iki gözünün ancak yüzde seksen ve doksan gördüğünü anlattı. Ben de ona ‘sarı nokta hastalığının tedavisini belki sen bulursun. Tabii dedi, Yusuf. ‘Peygamberimiz (s) buyuruyor ki: ‘İnsanların en hayırlısı insanlara hizmet edendir’ hadisini de arkasına ekledi. Yine o, ‘kendimi sayısal yönden, analitik açıdan geliştiriyorum. Görsel yeteneğim yok. Cerrahî el becerisi istiyor’ diyerek dezavantajları olduğunu ifade etti.

Hayranı ve ideali olduğu kimseler olduğunu söyleyen Tıbbıyeli Yusuf, ‘Leonardo Vinci, el-Cezerî, Nicola Tesla, Platon, Newton, Muhyiddin İbn Arabî, İbn Sînâ ve sıfırı bulan Harazmî’nin isimlerini sayarak bu bilim insanlarından ilham aldığını anlatmaktadır.

Yusuf’la sohbetimiz devam ederken, bir ara ‘camiye geliyorum, ancak çok fazla namaz kılmıyorum. Cumaları kılıyorum. Cemaatten bana ‘niye namazlarını kılmıyorsun’ diyenlere ‘Ben camiye gelmiyorum, Ben caminin kahvesine (çay ocağına) geliyorum. Ben cami cemaatinden değilim, kahvehane (çay ocağı) cemaatindeyim. İnşallah cami cemaatinden de olacağım’ diyerek cevap veriyorum. Aslında bu sözlerle Yusuf, özünün ne kadar temiz olduğunu bir defa daha göstermektedir.

Temenni ederiz ki Yusuf hayallerine kavuşur, hedeflerini gerçekleştirir.

Hakk Teâla inşallah Nobel ödülü almayı Yusuf’a nasip eder.

  
611 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam194
Toplam Ziyaret146278
Etkinlikler
YENİ ÇIKAN ESERLER
                                               






                                             


                                               
                                                                                        
                                                      
                                                   
     





Yayımlanan Eserler


Sayıların Gizemi ve Tasavvufun Dinamikleri
Bayram Ali Çetinkaya
İnsan Yayınları


   İlkçağ Felsefesi Tarihi
Bayram Ali Çetinkaya 
İNSAN YAYINLARI









Yitik Bilgi ve Hikmet
Bayram Ali Çetinkaya





İslam Medeniyetinin Dinamikleri
Bayram Ali Çetinkaya
 İNSAN YAYINLARI



İrfan ve Hikmet Peygamberi 
Bayram Ali Çetinkaya
   İNSAN YAYINLARI
   



   Şems-Mevlana Dostluğu
     Bayram Ali Çetinkaya
     İNSAN YAYINLARI
      


Medine'den Medeniyete

Bayram Ali Çetinkaya
İNSAN YAYINLARI